Dünyamız zor zamanlardan geçiyor. Doğal olarak içinde yaşayan biz insanlarda yaşamakta artık çok zorlanıyoruz. Ağır bir Pandemi dönemi geçirdikten sonra pandemi bitti derken Ukrayna Rusya savaşı patladı.
Savaş; daha önce bildiğimiz vahim bir tabloyu sert yüzü ile bir kez bize daha gösterdi
Hunharca kullandığımız, geleceğini düşünmediğimiz dünya bize şu dört sorunu gösterdi; Gıda, su, iklim değişikliği ve Enerji
Dört ana unsur yaşamamıza direk müdahil etkendir. Dört ana unsurda zincirleme birbirlerine bağlı olarak hayatımızda yerini hissettirmek için tehlikeli bir şeklide yarış içerisindeler.
Bugünlerde galiba sanki enerji bir milim önde gibi gözüküyor.
Hepimizin bildiği gibi Rusya Ukrayna savaşında Rusya’ya tepki gösteren Avrupa sert yaptırımlar uyguladılar. Buna tepki olaraktan Rusya’da enerji kesme kozunu kullanıyor.
Avrupa ne yapacağını şaşırmış durumda yenilenebilir enerjiye geçmek için uğraşan Avrupa hala %83’ü fosil yakıt kullanıyor. Yeşil enerjisi için en az 3 senesi bulunuyor. Yeniden kömür enerjisine dönmeye çalışıyor. Olmayan ürün en pahalı üründür.
İSO meclisinde küresel enerji krizi konusunda konuşan Enerji uzmanların ortak görüşü basiretsiz Avrupalı yöneticiler sayesin de bütün bunlar yaşanıyor.
Aynı konuşmada bu işin kazananı ABD olduğu söyleniyor ABD şu an LNG'yi yok satıyor. Dünyada dolaşan 700 tanker var ve hepsi dolmuş durumda.
Almanya geceleri 22 den sabah 6 ya kadar vitrin ışıklarını söndürüyorlar. Oda sıcaklığını düşürüyorlar. Bizde ise enerji konusunda hiç tasarruf yok.
Türkiye’nin cari açığının artmasının en büyük sebebi enerjidir. Dışa bağımlılığımız çok yüksek bir orandır. Zaten başka ülkelere kıyasla pahalı aldığımız doğalgaz ve petrol, dövizdeki aşırı kur artışı nedeniyle daha da pahalandı.
Türkiye’nin stratejik konumuna baktığımızda enerji kaynaklarına yakın noktada olması sebebiyle şanslı. Şuan ki dış politikamız sebebiyle enerji sıkıntısı gözükmüyor gibi.
Dış politikada zorlu bir dönemeçten geçiyoruz. Adeta tercihe zorlanıyoruz ticaret hacmimiz en yüksek olduğu Avrupa’yı yada enerji konusunda BRICS topluluğunu seçmek durumunda kalacak gibi gözüküyor
Bu kış Avrupa ve Türkiye için zor geçecek gibi gözüküyor. Alışmadığımız yapmamız zor gibi gözüken tasarrufu yapmak zorundayız.
İnsanlarımızı buradan tasarruf yapmaya çağırıyorum; tasarruf yapalım.
Bizim hızla yenilenebilir enerji çalışmalarını yapmamız gerekiyor. Sanayi içinde dolaşırken yenilenebilir enerji seslerini artık daha çok duyuyorum. Kriz biz enerjide kendine yete bilirliğin çok önemli olduğunu gösterdi.
Bu konuda İSO başkanı Erdal Bahçıvan’ın Meclis konuşmasında yaptığı konuşmaya dikkat çekmek istiyorum; ‘’Enerjide Yeşil Dönüşüm’ü gerçekleştirebilmemiz için gerekli yenilenebilir enerji yatırımlarının en güçlü enstrümanlar ile sürekli olarak teşvik edilmesi gerekiyor. Mayıs 2019’da yayımlanan lisanssız yönetmeliği, sanayicilerimizi çatılarına güneş enerjisi yatırımı yapmaya teşvik etmiş, üretilen enerjinin ihtiyaç fazlasının satılabilmesine de olanak sağlamıştı. Ancak, 11 Ağustos’ta yayımlanan karar ile satışı yapılabilecek elektrik miktarı tüketilen miktar ile sınırlandırılmıştır. Bu uygulama mevcut ve yeni yatırımları olumsuz etkileyebilecektir. Enerjiye yönelik yatırımların uzun vadeli yatırımlar olduğunu, yatırımlara yönelik politika ve teşviklerin bu bakış açısı ile belirlenmesi gerektiğini özellikle vurgulamak istiyorum.’’dedi.
Devletin sanayiciye güven vermesi çok önemlidir.
Yazımı bitirirken hatırlatmakta fayda görüyorum STK seçimleri yapılacak,bunlar sanayi ticaret odaları ve TÜRSAB GİBİ mesleki örgütlerdir. Gazetemizi okuduğunuzda kurumların içindeki iş insanlarının çalışmalarını okuyacaksınız. Bu konuda tek temennim esnafa tüccara sanayiciye ve ülkemize katkıda bulunabilecek adayların seçilmesidir.
Sevgiyle kalın..
