Haber Sitesi
HV
02 MAYIS Perşembe 08:35

Vatandaş’ın üzerinden elinizi çekin

N
N
Giriş Tarihi : 27-08-2023 07:56

 

Toplumun nabzını tutmak için üretici, tüketici, sanayici, bankacı ve esnaf gibi toplumun katmanları ile bir dizi görüşmeler yaptım.

İkamet ettiğim semtte ki pazara çıktım. Pazarda yapılan konuşmaları dinledim. Her vatandaş gibi üç harfli marketten altı harflisine kadar marketleri dolaştım. Fiyatları gözlemledim, inceledim. Sırf ne kadar olduğunu öğrenmek için taksiye bindim 8-10 km yol gittim. Cebimdeki bütün parayı verince, aynı yolu yaya olarak dönmek zorunda kaldım.

İnsanlarda şimdiye kadar görmediğim şikayete, öfkeye daha da önemlisi umutsuzluğa ve mutsuzluğa şahit oldum.

Doğrusu yüreğim karardı. Tamam da; ne oldu?

28 Mayıs’tan sonra yaklaşık üç ay sonra bir ülke ekonomisi; ne oldu da bu kadar karmaşık hale geldi.

Doğrusu yeni hükümetten, hele Mehmet Şimşek’ten başta olmak üzere yeni ekonomi yönetiminden gayet umutluydum.

Umudumu kıran şey sanıyorum ki en hafif deyim ile Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in ekonomi uygulamalarında ‘’doz aşımı’’ diye tabir edilecek şekilde ekonomiye müdahalesi oldu. Doz aşımı derken yanlış anlaşılmasın. Tedavi için verilen ve bir ayda kullanılması gereken ilacın bir günde alınması durumunu kastediyorum.

Hep beraber gördük ki faiz artırma konusunda oldukça dikkatli davranan ekonomi yönetimi konu üretici kobiler başta olmak üzere üreticilere ve tüketicilere verilen kredilere geldiğinde şahin kesildi. Bankalar duyduğum ve bildiğim kadarıyla bütün kredileri tamamen askıya aldı. Ya da bana ait bir söylem değil; kredi faizlerini tefeci faizi sınırına yükselttiler.

Bu arada akaryakıt fiyatlarındaki artış nakliye ücretlerini tavan yaptırırken, zam yapmak için bahane arayan zihniyetlere fırsatı altın tepside sunmuş oldu.

Bana göre Bakan Şimşek ve ekibi ne yaptığını biliyor olsa da yıllardır finansman yetersizliği ile mücadele eden yerli üreticiyi zora soktu. Demedi demeyin… Enflasyonu durdurayım derken, ekonomiyi durduracaksınız!

Özetleyecek olursam Anadolu’daki deyimle neredeyse kaş yapacağım derken göz çıkardılar. Ulusal basından takip ettiğim kadarıyla rezervleri artırma, ödemeler dengesi düzelmiş, cari açık da düşüş yaşanmış VS.

Ama çarşı pazarda fiyatlar almış başını gitmiş. Enflasyon tavan yapmış. İstanbul’da toplu taşımaya yüzde 50’nin üzerinde zam yapılmış. En kısa  mesafe otobüste 15, taksi de 70 TL olmuş. Pazarda Ayşe kadın fasulye 80, domates 30, soğan 20. Patates 15 TL olmuş. En ucuz açlığımızı gidermek için aldığımız simit 10 TL olmuş.  Ama asgari ücret 11500 TL. EYT li olarak bana da bağlanan emekli maaşı 7500 TL bu yüksek enflasyonda da kime yetecek.

Belki anlaşılmamıştır, halkın dilinden anlatayım:

Ey yöneticiler!

Ey bakanlar!

Sesim geliyor mu?

Beni duyan var mı?

Çarşı pazar yangın yeri.

Ormanlarımız gibi adeta alev alev yanıyor.

Hayat pahalılığı zirvede.

Enflasyon canavarı fakiri fukarayı yemiş bitirmiş, yutmak üzere.

 

47 senelik ömrümde şahit olmadığım bir pahalılık var.

Ekonomi yönetiminden rica ediyorum.  Vatandaşın üzerinden elinizi çekin, kamuda tasarruf yapın.

Çok sayıda şirketin kapandığını öğrendim. Kapanan şirketlerin bir daha iflah olmayacağını hepimiz çok iyi biliyoruz.

Ekonomi yönetimine çağrım yapacaklarınızda ekonominin taraflarının görüşlerini alarak yaparsanız daha iyi olur. Çok kullanılan bir atasözü ile bitirmek ve uyarmak istiyorum; ‘’ dereye su gelene kadar kurbağanın gözü patlar.’’

YORUMLAR
Hasan sam 8 ay önce
Sevgili Nusret çok güzel bir konuya değinmişsin İnşallah bunları gören okuyan ve Duyanlar olur da bir çareler getirirler sevgilerimle
Selim 8 ay önce
Ustat kalemine sağlık tesbitler tam oturmuş tşkler
Selm 8 ay önce
Ustat kalemine sağlık tesbitler tam oturmuş tşkler
Ismail 8 ay önce
????????????
Aydın Can 8 ay önce
İyi günler Nusret bey yazınızı okudum, her şeyi çok güzel dile getirmişsiniz maalesef

Ekonomi açısından Ülke olarak çok sıkıntılı bir

dönemden geçiyoruz, yaşadığımız sel ,deprem, orman yangınları gibi felaketlerden

Ekonomi ve enflasyonu olumsuz yönde etkilemektedir. İnşallah kısa zamanda bu sıkıntılı dönemi geride bırakırız,Fakat bu konuda İktidarın Kamu tasarrufu açısından

çok önemli tedbirler alması gerekmektedir.

İlayda Kiraz 8 ay önce
Tespitleriniz çok doğru ve üzücü. Türkiye’nin geldiği noktaya yabancı arkadaşlarım bile inanamıyor. Bundan 10 sene önce sterlin hesabı yaparken 3’le çarpardık, şimdi 34’le çarpıyoruz; Türk parası değerini çok korkunç şekilde kaybediyor; bir de üstüne bahsettiğiniz enflasyon ve hayat pahalığı eklenince işler içinden çıkılmaz bir hal alıyor.
Emre Göz 8 ay önce
Eline emeğine sağlık Nusret bey. Muhteşem bir yazı olmuş. ????????✋
Tufan 8 ay önce
Ekonomi Politikalarında Değişen Rüzgarlar



Ülkenin ekonomik istikrarını sağlama görevini üstlenen hükümet, ekonomi politikalarını belirlerken zaman zaman yeni stratejilere yönelebilir. Ancak son dönemde yaşananlar, ekonomi politikalarında radikal bir değişimin izlerini taşıyor gibi görünüyor. Aynı hükümetin iki farklı döneminde görev yapan önceki ve sonraki ekonomi bakanlarının, enflasyonla mücadeledeki zıt uygulamaları ve ekonomik sonuçları, ülkenin vatandaşları arasında ciddi bir endişe kaynağı haline gelmiştir.





Ülkenin içinde bulunduğu bu ekonomik dalgalanma ve çelişkili uygulamalar, vatandaşların günlük yaşamlarını etkilemektedir. Hayat pahalılığının yükselmesi, vatandaşların satın alma gücünü düşürmekte ve geçim sıkıntısını artırmaktadır. Enflasyonun kontrol edilememesi, gelecek hakkında kaygıların büyümesine yol açmaktadır.



Bu noktada, hükümetin ekonomi politikalarının belirlenmesinde dikkatli ve tutarlı bir yaklaşımın benimsenmesi önemlidir. Önceki ve sonraki ekonomi bakanlarının zıt yönlü uygulamalarının getirdiği belirsizlikler, ülkenin ekonomik geleceğini riske atmaktadır. Sürdürülebilir bir büyüme ve istikrarlı bir ekonomi için uzun vadeli hedefler gözetilmeli, vatandaşların yaşam standartlarını korumak öncelikli olmalıdır.
google-site-verification: google8b20e0d27e9aba0e.html