Cumhuriyet 100. Yaşında

Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Efendiler yarın cumhuriyeti ilan edeceğiz’ sözünün üzerinden tam 100 yıl geçti. 28 Ekim 1923’te Çankaya Köşkü’nde kurmayları ile yapılan toplantıda söylenen bu söz 29 Ekim 1923 günü saat 20.30’da TBMM tarafından oylanarak kabul edildi. Yönetim şeklimiz cumhuriyet oldu.

Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yılında Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının yaptığı büyük devrimler ve Türkiye'nin modernleşme süreci kutlamaları için birçok etkinlik ve törenler düzenleniyor. Bu yıl Türkiye'nin uluslararası arenada etkili bir rol oynadığı bir yıl olabilir.

Bugün cumhuriyetin 100. Yılını kutluyoruz. Hepimizin içinde yaşadığı coşku malum ancak bununla birlikte yakın coğrafyamızda yaşananlar da malum.

Gazze’de İsrail’in insanlık dışı uygulamalarına başta Amerika ve Batı sessiz kalıyor, sessiz kalmak bir yana bu zulmü ve vahşeti destekliyor. Filistin halkının yanında güçlü duruş sergileyen Türkiye ve cılız ses tonlarıyla Müslüman dünyası var. Tüm dünya ülkelerinin ombudsmanı özelliği olan BM’nin ‘ateşkes’ çağrısından başka bir çabası yok ki bu da karşılık bulmuyor.

Filistin meselesi uzun yıllardır süregelen ve uluslararası düzeyde büyük bir dikkat gerektiren bir sorun. Filistin halkı, yıllardır işgal altında yaşamakta ve kendi bağımsız devletlerini kurma mücadelesini veriyor. 40 yıl önce başlattıkları bağımsızlık hareketinde ne yazık ki çok ağır bedeller ödediler ve ödemeye devam ediyorlar.

Türkiye, başından beri Filistin meselesini destekleyen bir tutum sergiledi, Filistin'in haklarına saygı gösterdi. Filistin'e insani yardım sağlamak, barışı hakim kılmak ve uluslararası düzeyde bu konuda Türkiye'yi desteklemek amacıyla Filistin meselesiyle ilgili önemli adımlar attı.

Filistin sorunu sadece Filistin sorunu değil, aynı zamanda tüm dünya için bir insan hakları meselesidir. Adaletin, barışın ve insani değerlerin korunması, meseledeki ana amaç olmalıdır. Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. yılında bu değerler yücelten bir tavır sergileyerek, Filistin meselesine adil ve kalıcı bir çözüm bulma çabalarına katkı sunmaya devam edecektir.

Cumhuriyetin 100. yılını kutlama ve Filistin meselesine olan seçeneklerle bir araya getirerek, adalet, özgürlük ve barışın egemen olduğu bir dünyanın inşasına katkı sağlamak için fırsatlar sunabilir. Bu iki önemli konu bir araya geldiğinde, Türkiye'nin uluslararası arenasında daha da etkili bir rol oynayabileceği bir geleceği hayal etmek mümkün.

Türkiye, Filistin sorununda kalıcı olarak Filistin'in yanında yer almış ve hakları savunmuştur. Bu duruş, Türkiye'nin dış politikasının önemli bir parçasıdır ancak Filistin sorununun çözümü için uluslararası toplumun da daha fazla katkı sağlanması gerekmektedir.

100. yıl, ülkenin geçmiş başarılarına ve temel değerlere bir saygı duruşu olmalıdır. Geleceğe yönelik bir vizyon geliştirme, barış, istikrar ve adalet için çalışma fırsatı sunmalıdır. Barış ve adil bir çözüm, sadece Filistin halkı için değil, tüm bölge için önemlidir ve bölgeye barış Ankara’nın yüksek sesle söylediği gibi ‘Bağımsız bir Filistin devleti’ ile mümkün olacaktır. 

100. yıl, tarihî bir dönüm noktasıdır. 1923 yılında kurulan Cumhuriyet'e, birçok zorluğa ve engellemelere rağmen, demokrasi, laiklik, özgürlük ve özgürlük politikaları büyümüş ve gelişmiştir. 100 yıl boyunca Türkiye, büyük bir başarı imza atmış ve uluslararası arenada güçlü bir konuma gelmiştir.

Türkiye kuruluşunda benimsediği ‘Yurtta sulh, cihanda sulh’ ilkesini bugün de uygulamaya devam etmeli ve sorunları diplomasi yoluyla çözmeye çabalarını sürdürmelidir. Dünya genelinde artan siyasi gerilimler ve bölgesel sorunlar doğal olarak, Türkiye'yi de etkiliyor. Bu nedenle, Türkiye'nin iç ve dış politikalarını iyi değerlendirmemiz gerekiyor.

Türkiye, Cumhuriyetin 100. yılında bu tür zorluklarla yüzleşirken, demokrasi, özgürlük, adalet ve insan hakları politikalarına bağlı kalarak, iç ve dış politikaları şekillendirilmelidir. Bu, hem Türkiye'nin kendi halkına hem de uluslararası toplumlara karşı bir sorumluluktur ve Cumhuriyetimizin temel değerlerine olan bağlılığımızın da göstergesidir.

100. Yılında YAŞASIN CUMHURİYET

İLELEBET CUMHURİYET…

Not: Kurtuluş Mücadelesi sırasında bağımsızlık için verilen mücadelede, cumhuriyetin kurulmasından sonra bu toprakların korunması için gözlerini bir an bile olsun kırpmadan canlarını seve seve veren tüm şehitlerimizi saygı ve rahmetle bir kere daha anıyorum.